Erkeklerde Depresyon
Elimizdeki raporlara göre depresyona giren kadınların erkeklere oranı çok daha az olduğundan depresyon genellikle bir “kadın hastalığı” olarak düşünülür. Oysa erkeklerde depresyon , farkına vardığımızdan daha yaygın olabilir. Pek çok erkek karamsarlığı erkekliğine yakıştıramadığı için durumunu gizlemeye çalışır. Ve başarır da: Ülke çapındaki araştırmalara göre, psikiyatrist dışındaki hekimler, erkeklere depresyon tanısı koyma konusunda %70 oranında yanılırlar. Ne varki , Amerikan Psikiyatri Birliği’nin son yıllık toplantısında , erkeklerde depresyonun gizli kalmasının bir nedeni , onların bu rahatsızlığı kadınlardan farklı ifade etme eğilimleri olabiliceği belirtilmiştir. Araştırmaya göre kadınlar üzüntüyü genellikle içine atarken, erkekler dışa vurur. Depresyondaki kadınlar sorunları hakkında konuşur ve dışarıdan yardım isterken, depresyondaki erkekler içlerindeki acıya karşı daha dayanıksızdırlar ve rahatlamak için bir eyleme veya maddeye dönerler. Erkeklerde depresyon, depresyondan kaçmak için kullandıkları savunular kadar açık değildir.Buna “örtülü ya da maskeli depresyon” deriz. Örtülü depresyonun başlıca üç belirtisi vardır. İlk olarak, erkekler alkol ya da uyuşturucu kullanarak, aşırı çalışarak ve ya evlilik dışı ilişkiler kurarak acıdan kaçmaya çalışırlar. Kendilerini dışarıdan soyutlar, sevdiklerinden uzaklaşırlar. Ayrıca kızgınlık ve şiddetle, ani çıkışlar da yapabilirler.Depresyonun nedenleri kadınlarda ve erkeklerde farklılık gösterir. Depresyondaki kadınlar kendilerini sıklıkla güçsüz hissederlerken, depresyondaki erkekler, gereksinimlerinden ve diğer insanlardan koptuklarını duyumsarlar. Bu tutum, çocuklukta, erkek çocuklara annelerinden, duygularından ve kırılganlıklarından uzaklaşmaları öğretildiği zaman başlar. Burada anahtar, yeniden bağlanmaktır. Tedavi öncelikle, gizli durumun ele alınabilmesi için, şiddet içeren ya da kişinin kendi kendine iyileştirmek için başvurduğu davranışların yani alkolizmin, evlilik dışı ilişkinin, işkolizmin çözülmesini gerektirir. Ama erkeklerde depresyonun nihai çaresi, yeniden bağlantı kurmaktır. Erkek depresyonunun kökeninde , stoacılığı ideali ve onu izleyen soyutlanma vardır. Bu durumda depreyona en kalıcı çözüm, yakınlarıyla bağlarını yeniden güçlendirmektir.
Kaynak: Psikolog Esin AŞKIN
Elimizdeki raporlara göre depresyona giren kadınların erkeklere oranı çok daha az olduğundan depresyon genellikle bir “kadın hastalığı” olarak düşünülür. Oysa erkeklerde depresyon , farkına vardığımızdan daha yaygın olabilir. Pek çok erkek karamsarlığı erkekliğine yakıştıramadığı için durumunu gizlemeye çalışır. Ve başarır da: Ülke çapındaki araştırmalara göre, psikiyatrist dışındaki hekimler, erkeklere depresyon tanısı koyma konusunda %70 oranında yanılırlar. Ne varki , Amerikan Psikiyatri Birliği’nin son yıllık toplantısında , erkeklerde depresyonun gizli kalmasının bir nedeni , onların bu rahatsızlığı kadınlardan farklı ifade etme eğilimleri olabiliceği belirtilmiştir. Araştırmaya göre kadınlar üzüntüyü genellikle içine atarken, erkekler dışa vurur. Depresyondaki kadınlar sorunları hakkında konuşur ve dışarıdan yardım isterken, depresyondaki erkekler içlerindeki acıya karşı daha dayanıksızdırlar ve rahatlamak için bir eyleme veya maddeye dönerler. Erkeklerde depresyon, depresyondan kaçmak için kullandıkları savunular kadar açık değildir.Buna “örtülü ya da maskeli depresyon” deriz. Örtülü depresyonun başlıca üç belirtisi vardır. İlk olarak, erkekler alkol ya da uyuşturucu kullanarak, aşırı çalışarak ve ya evlilik dışı ilişkiler kurarak acıdan kaçmaya çalışırlar. Kendilerini dışarıdan soyutlar, sevdiklerinden uzaklaşırlar. Ayrıca kızgınlık ve şiddetle, ani çıkışlar da yapabilirler.Depresyonun nedenleri kadınlarda ve erkeklerde farklılık gösterir. Depresyondaki kadınlar kendilerini sıklıkla güçsüz hissederlerken, depresyondaki erkekler, gereksinimlerinden ve diğer insanlardan koptuklarını duyumsarlar. Bu tutum, çocuklukta, erkek çocuklara annelerinden, duygularından ve kırılganlıklarından uzaklaşmaları öğretildiği zaman başlar. Burada anahtar, yeniden bağlanmaktır. Tedavi öncelikle, gizli durumun ele alınabilmesi için, şiddet içeren ya da kişinin kendi kendine iyileştirmek için başvurduğu davranışların yani alkolizmin, evlilik dışı ilişkinin, işkolizmin çözülmesini gerektirir. Ama erkeklerde depresyonun nihai çaresi, yeniden bağlantı kurmaktır. Erkek depresyonunun kökeninde , stoacılığı ideali ve onu izleyen soyutlanma vardır. Bu durumda depreyona en kalıcı çözüm, yakınlarıyla bağlarını yeniden güçlendirmektir.
Kaynak: Psikolog Esin AŞKIN