Besin Zehirlenmesi ve Alerjisi

Yazar:   Tarih:   Kategori: Genel Sağlık 

Besin Zehirlenmesi ve Besin Alerjisi

Besin zehirlenmesi besin reddinden farklıdır. Besin reddi be­sinlerde doğal olarak bulunan ya da onlara bilerek eklenen maddelere karşı gelişir. Besin zehirlenmesi ise Salmonella cinsi bakteriler gibi besinlere bulaşan organizmalardan kay­naklanır. Uygun olmayan işlemler, yetersiz soğutma, böcekler ve başka etkenler, besinlerin bozulmasına yol açabilir. Kirli su besinleri etkileyebilir. Belki tuhaf ama, kesilmeden önce ze­hirli bitki yiyen kasaplık bir hayvan bile sorun yaratabilir.

Besin alerjilerinden ve besin reddinden farklı bir özellik ola­rak, besin zehirlenmesinin ortaya çıkışı biraz gecikir. Belirti­ler dakikalar içinde değil, aradan saatler ve hatta bir ya da iki gün geçtikten sonra kötüleşebilir. Aynı bulaşmış kaynaktan beslenmeyi sürdürmedikçe, olay genellikle bir kereliktir. Bir kez bozulmuş patates salatası yemek sizi patates salatasına karşı duyarlı hale getirmez ya da besin reddine yol açmaz.

Başka Sorunlar

Bazen yiyeceklere karşı geçici bir duyarlılık gelişebilir. Örne­ğin, virüs enfeksiyonuna yakalanan çocuğun vücudu bir süre için sütü reddedebilir. Ülser, kanser ya da başka bir hastalık, daha önce olmayan besin duyarlılıkları ortaya çıkarabilir. Ay­nı durum monoamin oksidaz inhibitörleri gibi ilaçlarla depres­yon tedavisi görenlerde gelişebilir.
Seyrek olarak psikolojik sorunlar da besinlere tepki veril­mesine neden olur. Yaşanmış kötü bir olayı çağrıştıran belli bir yiyecek daha sonra yendiğinde, alerjik tepkiyi andıran belirti­lere yol açabilir. Bu durumun üstesinden gelmek için tedavi görmek gerekebilir.

Biraz İnceleme Yapılmalı

Hani, eski bir fıkra vardır. Adamın biri boynundaki ağrı için doktora gider. “Şöyle yapınca ağrıyor” diyerek boynunu hızla bir yana çevirir. “Kardeşim” der doktor, “sen de öyle yapma.”
Besin alerjilerini çözmenin yolu da aynıdır: Bazı besinleri yemek sizi hasta ediyorsa, o besinleri yemeyin. Bu yalnız be­sin alerjisi için değil, besin reddi için de geçerlidir. Sihirli bir hap ya da esrarlı bir tedavi yoktur. Fıstık ezmesi kötü sonuçlar doğuruyorsa, ekmeğinize sürecek başka bir şey bulun.

Tabii bu öneriyi yaparken hangi besinin sorun çıkardığını bildiğinizi varsayıyoruz. Bunu bilmek her zaman kolay değil­dir. Her ıstakoz yiyişinizde kurdeşen döküyorsanız sorun açık­tır. Peki, bu kadar belirgin olmayan bir yiyeceğe alerjiniz var­sa? Veya bir alerjeni belirli bir miktarda aldıktan sonra belirti­ler ortaya çıkıyorsa? İşlerin zorlaştığı böylesi durumlarda sorunu çözmek için biraz zaman ayırmanız, biraz dikkat göster­meniz gerekir. Sorunu çözmek için uzman desteği almaktan başka çareniz de kalmayabilir.

İşe beslenme günlüğü tutarak başlayın. Bu gerçekten de zor değildir. Yalnızca yediğiniz her şeyi kaydedin. Zamanı da be­lirtmeyi unutmayın. Yemek sonrası ortaya çıkabilecek belirti­lere karşı uyanık olun. Alerjinin ya da besin reddinin işareti olan belirtilerden biri gelişince hemen not edin.

Bir tepki ortaya çıktığında, yediğiniz besinlerin içeriğini kaydedin. Pişirdiğiniz yemeğe neler koyduysanız yazın. Hazır yiyecek aldıysanız, etiketin içindekiler bölümünü not edin ya da saklayın. Er ya da geç bağlantıları fark etmeye başlayacak­sınız. Belki yumurta akıyla yapılmış besinleri yedikten sonra tepkiler gösteriyorsunuzdur. Belki de sorun, tuttuğunuz listede görülen koruyucu bir besin katkısından kaynaklanıyordur. Saptadığınız kuşkulu durumlarda, bir süre o besinden ya da besin katkısından uzak durun. Bu süre içinde belirtiler ortaya çıkmazsa, sorunu büyük olasılıkla kendi başınıza çözdünüz demektir.

Ama her zaman o kadar şanslı olamazsınız. Belirtiler sürer­se ve birkaç hafta içinde kaynağı tam olarak saptayamazsanız, artık hekime başvurma zamanı gelmiştir. Alerji uzmanları be­sin alerjilerini ve besin reddini saptamanın zor olduğu durum­larda doğru sonucu bulmayı sağlayacak bir eğitimden geçmiş­lerdir. Ayrıca kazandıkları deneyim sizi saatler boyunca yaşa­dığınız sindirim felaketlerinden kurtarabilir.

Hekim önce besin tepkisine ilişkin öykünüzü bilmek iste­yecektir. Sorunları ne zamandan beri yaşıyorsunuz? Belirtiler yemekten hemen sonra mı, yoksa bir saatten uzun bir süre sonra mı başlıyor? Yiyeceklerinizi kendiniz mi hazırlıyorsu­nuz, yoksa bunu ender olarak mı yapıyorsunuz? Daha çok çiğ yiyecekleri mi yeğliyorsunuz? (Pişirme işlemi bazen alerjen­leri yok eder.) Başkaları da aynı yiyeceklerden rahatsız oluyor mu? Yemekten hemen sonra egzersiz yapıyor musunuz? (Ba­zı kişilerde yalnız yemeğin ardından yapılan egzersizler tepkileri ortaya çıkarır.) Tepkiler yılın belirli bir döneminde şid­detleniyor mu? (Polen alerjisi olan bazı kişilerde kavun-kar-puz yemek, yalnız ilgili polen düzeyinin yüksek olduğu zamanlarda alerjik tepkiye yol açar.) Bütün bu sorulara verece­ğiniz cevaplar gelişen tepkilerinizin nedenini doğru biçimde ortaya koyabilir.

Bu yoldan bir sonuç alınamazsa, diyet günlüğüne bir kez daha dönülebilir. Hekiminizin tecrübeli gözleri sizin atladığı­nız bir noktayı yakalayabilir. Hekim olası bir sorumluyu bul­duğu kanısına varırsa, eleme yöntemiyle beslenme programı ya da elemeli beslenme denen işlemi başlatabilir. Bu yöntem­de tepkilerinizin kaybolup kaybolmayacağını anlamak için sorun yarattığı düşünülen maddeyi içermeyen besinler yenir. So­nuç alınırsa bu kez hekim kuşkulu maddeyi yeniden yemenizi isteyerek tepkilerin ortaya çıkıp çıkmadığını görmek ister. Tepki ortaya çıkarsa, sorun büyük olasılıkla saptanmıştır. Kuş­kulu besin yalnızca hekim gözetimi altında yenmelidir. Bu ön­lem özellikle daha önce alerjene güçlü tepkiler veren kişiler için geçerlidir.

Hekim sorunu çözdüğüne emin olduğunda testlere son vere­bilir. Ama hâlâ kuşkulan varsa diğer işlemlere geçer. Bunların ilki deri testleridir. Kuşkulu alerjenin seyreltilmiş bir miktarı deriye, çoğu zaman da kola yerleştirilir. Alerjenin vücutla tep­kimeye girebilmesi için deri önceden hafifçe çizilir ya da delinir. İlgili deri bölgesinde kızarıklık ya da şişme görülürse vücudunuzun alerjene karşı IgE antikorları ürettiği söylenebilir.

Deri testleri hızlı ve basittir. Ama yüzde 100 güvenilemez. Çünkü bir deri tepkisinin ortaya çıkması, o alerjeni yediğiniz­de de mutlaka bir tepki ortaya çıkacak demek değildir. Öykü­nüze ve önceki testlere dayanarak, son kararı hekim verir.

Diğer bir yol da kan dolaşımında belirli antikorların varlı­ğını saptamak için bir kan testi yapmaktır. En yaygın ve en gü­venilir iki test RAST (radyoalerjosorban testi) ile ELISA’dır (enzim-bağlı immünosorban testi). Her iki test de kararlı bi­çimde IgE antikorlarını saptayabilir. Ama deri testlerinde ol­duğu gibi yalnız antikorları taşıyor olmak, mutlaka bir besin alerjiniz olduğu anlamına gelmez. Ayrıca kan testleri deri test­lerine göre daha pahalıdır ve sonuçlar birkaç gün ile bir hafta arasında değişen sürelerde alınabilir.

Son test yöntemi çift kör besin testidir. Birçok uzman bu yöntemin en güvenilir test olduğunu düşünmektedir. Test sıra­sında şikâyetleri olan kişiye farklı besin özütlerini içeren kap­süller verilir. Bu özütlerden yalnızca bazıları o kişi için kuşku­lu alerjenleri taşır. Hekim hastanın her kapsüle verdiği tepkiyi not eder. Gerek hekim gerekse hasta test bitene kadar kapsül­lerde bulunan maddeleri bilmez (teste “çift kör” denmesinin nedeni de budur).

Çift kör besin testi besin alerjisini kesin biçimde saptama­da son derece başarılıdır. Bu yolla hastanın soruna yol açtığı duygusuna kapıldığı bazı besinlerin yaratacağı yanıltıcı etki de dışlanmış olur. Ama yapılan test herkese uygun değildir. Besin alerjenlerine şiddetli tepki veren birinin kapsülleri oldu­ğu gibi alması sakınca yaratabilir. Bu test ayrıca pahalı olabi­lir ve uzun zaman harcanmasını gerektirebilir.

Bütün alerjilerde olduğu gibi, besin alerjileri ya da besin reddi konusunda da en iyi çare, soruna yol açan besinlerden sakınmaktır. Evde hazırlanan yemekleri yiyorsanız, işiniz ol­dukça kolay sayılır. Yalnız paketlenmiş yiyeceklerde etikete dikkat etmelisiniz. Bir besin katkısının sizde sorun yarattığını biliyorsanız, aldığınız üründe bu maddenin bulunmadığından emin olmalısınız. Etiketteki liste uzun diye sakın okumayı sav­saklamayın.

14 yaşında zehirlenmiş biri ne yapmalıaileden birinin balık zehirlenmesi belirtilerialerji testini hangi doktor yaparALERJİ ZEHİRLENMESİalerjik zehirlenmealerjisi olan hasta hangi doktora giderallerji zehirlenmebesin zehirlenme testibesin zehirlenmesi alerjkbesinler bozulmaması için ne yapılırbesinler bozulmaması için ne yapmalıyızbesinleri bozulmaması için ne yapmalıyızbesinlerimizin bozulmaması için ne yapmalıyızbesinlerin bozulmamasıbesinlerin bozulmaması eskibesinlerin bozulmaması içinbesinlerin bozulmaması için ne yapabilirizbesinlerin bozulmaması için ne yaparızbesinlerin bozulmaması için ne yapılırbesinlerin bozulmaması için ne yapılmalıbesinlerin bozulmaması için ne yapılmalıdırbesinlerin bozulmaması için ne yapmalıyızbesinlerin bozulmaması için neler yapabilirizbesinlerin bozulmaması için neler yaparızbesinlerin bozulmaması için neler yapılabilirbesinlerin bozulmaması için neler yapılırbesinlerin bozulmaması için neler yapılmalıbesinlerin bozulmaması için neler yapılmalıdırbesinlerin bozulmaması için yapılanlarbesinlerin bozulmaması için yapılması gerekenlerbesinlerin bozulması için neler yapabilirizbesinlerin uzun süre bozulmaması için neler yapmalıyızekmek bozulmaması için ne yapılmalıGIDA Zehirlenmesi alerjisiistakoz besin zehirlenmesiıstakoz alerjisitoza karşı alerji olan hangi ilaçla gideryemeklerin bozulmamasıyemeklerin bozulmaması için neler yaparızyiyecekler bozulmasın naparızyumurta zehirlenmesizehirlenme alerjizehirlenme ve alerjizehirlenme ve alerji içinzehirlenmiş biri ne yapmalızehirleyen besinler

Besin Zehirlenmesi ve Alerjisi adlı konuya yorum yapmak ister misin? Etiketler

*

*

Yorum yapmak ister misin?

Acilservis.pro - Hakaret, imla kurallarına uymayan ve konu ile alakasız yorumlar kesinlikle onaylanmayacaktır.