Allerjik hastalıklarda tedavi

Yazar:   Tarih:   Kategori: Genel Sağlık 

Allerjik Hastalıklarda Tedavi : KORUNMA : Allerjik hasta için en iyi tedavi, suçlu allerjenden uzaklaştırılmaktır. Birden fazla allerjene karşı duyarlılığı olan hastaların çoğunluğu için, uzaklaştırma nadiren semptomlann kontrolünde yeterlidir. Allerjenlerden kaçınma, hastalık semptomlarmı azaltacaktır.

Ev tozu akarları %50 civarında neme ihtiyaç duyar. İhtiyaç duyduklan nem ve sıcaklık insanlar tarafından tercih edilen seviyededir ve besinlerini deriden sağlayıp yıllarca insan derisi üzerinde yaşarlar. Ev tozu akarı yoğunluğunun azaltılması, evde nemin %o25-45 düzeyinde tutularak nem kontrolünün sağlanması, kimyasal kontrolün sağlanması (benzil benzoat, tannik asit) ve yatak takımlarının 60°C üzerindeki sıcaklıklarda yıkanması ile sağlanabilir.

Kedi ve köpek en sık ikinci ev içi allerjenlerdir. Hayvan döküntüleri (özellikle kedi döküntüleri) de allerjik rinitli birçok hasta için önemli bir faktördür. Genel olarak allerjenler kedilerin sebaseöz bez salgılarının kuruduktan sonra parçalanıp havaya karışması sonucu ortaya çıkar. Bu partiküller oldukça küçük çaptadır. Kedi antijeni özellikle halı ve döşeme gibi alanlarda bol bulunur ve kedi uzaklaştırılsa bile aylarca etkili olabilir ve elbiselerle de taşmabilir.

Kaynağın ortamdan uzaklaştınlması (en azından yatak odasına sokulmaması) dışında, kaynak olabilecek eşyaların da uzaklaştırılması, aynca ortamın vakumlu süpürgeler veya hava filtreleriyle allerjenlerden temizlenmesi ve haftalık olarak yıkanması gibi kontrol yöntemleri gerekir.’ Mevsimsel allerji sıklıkla ev dışı allerjenlere bağlıdır. Ilıman iklimlerde ağaçlardan, yabani otlardan, çimenlerden ve uzaklardan rüzgarla gelen polenler allerjiye neden olur.

Ayrıca çevre kirliliği polen allerjenlerinin etkisini arttırmaktadır. Polen mevsiminde kıyafetleri çamaşır makinesinde yıkamak, bahçe işlerinden sonra duş almak gibi önlemler polenlerin etkisini azaltabilir. Küf mantarlan ev içinde ve dışında önemli allerjenlerdir. Gelişmeleri sıcaklık ve yüksek neme bağlıdır.

Ev dışmda küf mantarlarından sakınmak için ağaçlık alanlardan, ambar, ahır gibi 29 ortamlardan, ağaç yaprağı birikintilerinden uzak durmak gerekir. Ev içinde ise küf mantarları özellikle nemli ve havasız ortamlarda (banyo, bodrum) daha yoğundur. Ev bitkileri de (özellikle saksı toprağı) önemli küf kaynağıdır. Küf mantazlan da akarlarda olduğu gibi nemin azaltılmasıyla geriler.

Görülebilen küfler seyreltik çamaşır suyu ile veye özel preparatlarla temizlenmelidir. Banyo ve bodrumun havalandırılması da küfün azaltılması için önemlidir. Sıkça gözden kaçan bir allerjen kaynağı da hamamböcekleridir. Çoğunlukla sosyoekonomik düzeyin düşük olduğu evlerde bulunur; bu evlerde olasılıkla en çok bulunan yabancı protein bu hayvanlara aittir.

√ FARMAKOTERAPİ :
Antihistaminikler allerjik ninit tedavisinin en önemli araçlarından birisi olmuştur. Son zamanlarda geliştirilen antihistaminiklerde belirgin antienflamatuar etkiler de vardır. Topikal uygulanan antihistaminikler Hangi antihistaminik seçilirse seçilsin, bilinmelidir ki bu ajanlar allerjik rinitin rinore, hapşırma, kaşıntı gibi “yaş semptomlan”nı azaltır.

Etkilerini organdaki histamin reseptörleri ile kompetesyona girerek gösterirler; Burun tıkanıklığı ve konka ödemine karşı etkili değildirler. Kortikosteroidler allerjik rinit tedavisinde en etkili farmakoterapi yöntemidir. Nazal steroidlerin uygun kullanımda sistemik etkilerinin önemsiz düzeyde olduğu iddia edilmektedir.

Hekimler steroid reçete ederken hastalara düzenli kullanımdan, başlangıç dozundan sonra semptomlan kontrol altına alan en az doza inmeleri ve düzenli olarak yan etkileri takip etmeleri gerektiğinden, ayrıca tedavinin sürekli olmasının zorunluluğundan söz etmelidir.

Tedavi süresince hasta hekimin kontrolü altında bulundurulmalıdır. Kortikosteroidler allerjik semptomlarda, potansiyel yan etkiler pahasına, etkili bir düzelme sağlar. Dekonjestanlar (Alfa-Adrenerjik Agonistler) vazokonstriksiyon yaparak ödemli bölgeye kan akımını azaltır. Topikal kullanımlan oral kullanımlarından daha etkilidir. Dekonjestanlar, solunum yolları mukozasındaki alfa adrenerjik reseptörlere vazokonstriksiyon yaptırarak ödemi azaltır. Efedrin, psödoefedrin veya fenilpropanolamin gibi yaygın kullanılan dekonjestanların bir antihistaminiğe eklendiği preparatlar, kısa süreli kullanımda klinik etkinliği arttırabilir. Dekonjestanlar oral yoldan, topikal sprey veya damla olarak verilebilir.

Topikal uygulamanın etkinliğinin daha fazla olmasına rağmen, hızlı ribaund rinit ve sonuçta rinitis medikamentoza gelişimi potansiyeli, topikal dekonjestanlann kullanımını kısa süreli olarak kısıtlar. Oral kullanımında bu etki görülmez ancak, oral kullanımda, aritmi, çarpıntı, tremor ve hipertansiyon gibi yan etkiler görülmektedir. Yan etkileri ortaya çıktığında ilaç kesilmelidir. Kromolin Sodyum, duyarlılaşmış mast hücreleri içeren muköz membrana topikal olarak uygulanır ve mast hücresi membranı üzerinden kalsiyum taşınmasını azaltarak degranülasyonu ve medyatör salınımını engeller. Kromolin sodyum hem mevsimsel hem de perennial allerjik rinite iyi gelir ve akut ve geç faz allerjik reaksiyonu engelleyebilir.

İlaç en çok allerjen yüklemesi öncesi kullanıldığında etkilidir ve en iyi etki mevsim öncesi yüksek IgE’si olan hastalarda görülmektedir. Allerjik reaksiyonları önlemede allerjenle karşılaşma öncesi uygulanırsa başarılıdır, allerjik reaksiyon başladıktan sonra ise etkisi daha azdır. Şiddetli veya perennial semptomlu bazı hastalarda kromolin başarılı olmayabilir, fakat yan etkilerden yoksun oluşu, özellikle hastalann allerjenle karşılaşma olasıliğı öncesinde kullanabilmeleri nedeniyle semptomlan azaltmak için iyi bir seçim olabilir. Antikolinerjikler, allerjik rinit semptomatolojisinin neredeyse yalnızca rinore komponentine karşı etkilidir.

√ İMMÜNOTERAPİ :
Semptomların allerjenden kaçınma ile önlenemediği, farmakoterapi ile kontrol altına alınamadığı ve perennial semptom varlığında yıl boyunca medikal tedavinin mümkün olmadığı durumlarda immünoterapi düşünülür. Uygun immünoterapi doğal allerjenle temaslarda toleransı artırır ve semptomlarda belirgin düzelme sağlayarak direnç tedavisine gereksinimi azaltır. Çoğunlukla tedaviye 2-5 yıl devam edilir. Etki allerjene spesifiktir ve ortaya çıkışı yavaştır. Polen, ev tozu akan, hayvan tüyü ve mantara karşı başan mükemmeldir.

İmmünoterapiye rağmen ikinci yılda semptomlarında düzelme olmayan hastalarda tedavi sonlandınlmalıdır. Blokan antikor olan ve antijene spesifik olarak gelişen IgG düzeyi artarak spesifik IgE’lerin reseptörlere bağlanması engellenir. Böylece mast ve bazofil hücreleri degranüle olamadıkları için medyatör salınımı yapılamaz. İmmünoterapi antijene spesifik supresör T-lenfositlerinin artışına neden olur. Böylece allerjik mekanizmanın başlaması engellenmiş olur. Farmakoterapinin semptomatik tedavi olmasına karşın immünoterapi nedene yöneliktir. Allerjene karşı kesin tedaviyi sağlar.

Allerjik hastalıklarda tedavi adlı konuya yorum yapmak ister misin? Etiketler

*

*

Yorum yapmak ister misin?

Acilservis.pro - Hakaret, imla kurallarına uymayan ve konu ile alakasız yorumlar kesinlikle onaylanmayacaktır.