Hipertiroidi Gebelik ve Tiroid Krizi

Yazar:   Tarih:   Kategori: Genel Sağlık 

Hipertiroidi Özel Sorunlar

Hipertiroidi Gebelik

Normal gebeliğin ilk trimesterindeki sıcağa dayanıksızlık, iştah artışı, sıcak deri, dolgun nabız ve nabız basıncının artması gibi bulgular hi-pertiroidi belirtilerine benzerlik gösterir. Artan me-tabolik gereksinimler sonucu tiroid bezi büyüyebi­lir. Gebeliğin olağan bulgu ve belirtilerinin, hiperti-roidi semptomlarının bir bölümüyle örtüşmesi bu dönemde ortaya çıkan hipertiroidi tanısında yanıl­gılara yol açabilir. Gebelikle birlikte olan hipertiro­idi % 0.2 dolayındadır. En sık neden Graves hasta­lığıdır (% 95). Kontrol altına alınmazsa neonatal hi­pertiroidi, intrauterin gelişme geriliği, prematüre doğum ve perinatal ölüm gibi olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilir. Antitiroid ilaçlar, beta blokerler ve iyot plesentayı geçerek fetusa ulaşır. Bu nedenle antitiroid tedavi gören gebelerin çocuğunda neona­tal guvatr ve neonatal hipotiroidi ortaya çıkabilir. Graves hastalığı bulunan annenin serumundaki otoantikorlar plesantayı geçerek çocukta neonatal hipertiroidi nedeni olabilirler.

Gebeliğe eşlik eden hipertiroidide radyoaktif iyot (1-131) tedavisi kontrendikedir. Tüm bu faktör­ler göz önüne alınarak, şiddetli hipertiroidik gebe­lerde tedavi için cerrahi girişim düşünülür. Hazır­lık döneminde uygulanacak antitiroid ilaç tedavisi­nin dozu, fetal tiroid supresyonu en az olabilecek ve annenin tiroid hormon düzeylerini normalin ha­fifçe üzerinde tutacak şekilde ayarlanır. Ameliyat için uygun zaman, düşük ve erken doğum riski en az olduğundan, ikinci trimesterdir.

Tiroid krizi (tiroid fırtınası): Çok nadir görü­len, ölümcül tirotoksikoz belirtilerinin ortaya çıktı­ğı, multipl organ yetmezliğine yol açabilen hiper-metabolik bir tablodur. Preoperatif hazırlığın yete­rince yapılmadığı dönemlerde, tiroid krizinin en sık nedeni hipertiroidi cerrahisi idi. Günümüzde daha çok, hipertiroidik olmakla beraber tanısı ko­nulmamış ve tedavisi yapılmamış hastalarda başka nedenlerle ortaya çıkmaktadır. Bu nedenler arasın­da majör travma, enfeksiyonlar, tiroid dışı cerrahi girişimler ve iyotlu kontrastların kullanıldığı rad­yolojik incelemeler sayılabilir. Krizin ağırlığına gö­re hastalarda ajitasyon, deliryum, kusma, diyare, taşikardi ve laterji saptanır. Hipermetabilozmanın katkısıyla vücut ısısı 40°C’ye hatta üzerine çıkabi­lir. Kısa sürede konjestif kalp yetmezliği ve akut pulmoner ödem gelişir. Hipertiroidik olduğu bili­nen hastalarda, tedaviye hemen başlamak gerekir.

Tedavi planı şöyledir. 1. Yeni hormon sentezini durdurmak ve periferde T4’ün T3’e dönüşmesini engellemek için yeğlenen antitiroid ilaç propil tiyo-urasildir (4 saatte bir 200 mg). Kusmalar nedeniyle ağız yolundan verilmiyorsa gavaj veya rektal yol denenir. 2. Folikül hücresi içinde sentezi yapılmış tiroid hormonunun salgısını önlemek amacıyla iyot verilir (6 saatte bir 15-20 damla lugol veya 2-3 dam­la satüre potasyum iyodür). 3. Glikokortikoidler, bu hastalarda periferde T4’ün T3’e dönüşümünü engelleyici etkisinden yararlanmak için verilir (Deksametazon 6 saatte bir 2 mg İV). 4.Hipermeta-bolizmanm önlemesi için beta blokerler (proprano-lol 6 saatte bir 40-80 mg). 5. Ayrıca ortaya çıkan bulgulara göre semptomatik tedavi yapılır.

Endokrin oftalmopati: Etyopatogenızi tam ola­rak açıklanamamıştır. Endokrin oftalmopatinin ne­deni % 95 hastada Basedow-Graves hastalığı, kalanlarda da Hashimato tiroiditidir. Graves hastala­rının yaklaşık dörtte birinde klinik ya da subklinik göz bulguları saptanır ve % 5 hastada oftalmopati ciddi boyutlardadır. Kural olarak iki taraflı fakat asimetriktir. Nadiren tek taraflı olur. Tüm hastalar­da ve özellikle ekzoftalminin tek taraflı olduğu has­talarda orbital bölgelerin bilgisayarlı tomografi ile incelemesi uygun olur. Ayırıcı tanı için kavernöz sinüs trombozu, lösemi, lenfoma, metastazik tü­mörler, sfenoid köşe menenjiomu ve retrobulber tümörler göz önünde tutulur.

Göz bulgularının çok ağır olduğu vakalarda tüm tiroid dokusunu ortadan kaldıran total tiro-idektomi yönteminin, oftalmopatide düzelme sağ­ladığı, en azından stabilize ettiği gözlenmektedir. Bununla beraber girişim sonrası göz bulguları ay­nen kalabilir, düzelebilir veya artabilir. Optik sinüs veya kornea hasarına yol açabilen oftalmopati te­davisinde koyu renkli güneş gözlükleri, lens, oral kortikosteroid veya orbital radyoterapi gibi konser-vatif yöntemlere ya da orbita dekonmpresyonu ve­ya tarsorafi gibi cerrahi yöntemlere başvurabilir.

Hipertiroidi Gebelik ve Tiroid Krizi adlı konuya yorum yapmak ister misin? Etiketler

*

*

Yorum yapmak ister misin?

Acilservis.pro - Hakaret, imla kurallarına uymayan ve konu ile alakasız yorumlar kesinlikle onaylanmayacaktır.