ARGİNİNE

Yazar:   Tarih:   Kategori: Genel Sağlık 


Beyaz, kristal yapıda, suda çok kolay eriyen esansiyel bir aminoasid olan L-Arginine Monohydrochloride’nin spermatogenezde etkili olduğu ilk defa 1944 yılında Holt ve Albanase tarafından ileriye sürülmüş , daha sonra çeşitli otörler oligospermili kimselerde Arginin kullanarak oldukça iyi sonuç aldıklarını bildirmişlerdir.
Literatürlerde Arginin’in spermatogenezin gelişiminde gerekli olduğu belirtilmektedir. Zira Arginin, nükleoproteinlerin yapısına girmekte ve spermatozoidlerde önemli bir nükleoprotein komponenti olarak bulunmaktadır. Spermatogenezin hem mitoz hem meyoz bölünmesi sırasında çok miktarda nükleoproteine ihtiyacı vardır.Diğer taraftan Arginin, Arginin Fosforikasit şeklinde, Adenozin Trifosfat’ın yeniden sentezinde rol oynayarak normal sperm motilitesi için enerji maddesi sağlanmasında yardımcı olmaktadır.Ayrıca Arginin, Kallikrein-kinin sisteminin yapısını oluşturan peptidlerin en önemli komponenti olması nedeniyle de sperm motilitesinde önemli rol oynamaktadır.
Spermatogenez üzerinde çok değişik etkenler rol oynamaktadır. Ancak bütün bu faktörleri ortaya çıkarmak ve özellikle spermatogenez üzerinde ters etki yapan nedenleri bulmak çok zor ve çoğu zaman olanak dışı olduğundan, tedavi büyük bir sorun olmaya devam etmektedir. Sebebi saptanamayan infertilite vakalarında spermatogenezi aktive etmek için de çok çeşitli ilaçlar;

* Gonadodrofik Hormonlar * Mesterolon ve diğer androjenler * Klomifen Sitrat

* A,E,B ve C gibi ilaç ve vitaminler uygulanmakta, ancak bunlardan alınan sonuçlarda çoğu zaman yetersiz kalmaktadır.
Yukarıdaki ilaçlara ek olarak, son yıllarda birde L-Arginine Monohydrochloride yaygın olarak kullanılmaya başlanmış ve insanlarda yapılan Arginin uygulamalarından oldukça olumlu sonuçlar alındığına dair yayınlar yapılmaya başlanmıştır.
Schachter ve arkadaşları, 178 oligopermili insanda 2 ila 3 ay süreli Arginin uygulamak suretiyle 111 vakada (%62,3) spermatozoid sayı ve motilitesinde önemli derecede artış olduğunu görmüşlerdir. 21 vakada (%12,3) ise hafif bir artış olmuştur.
Arginin’in spermatogenezi inhibisyon yapan maddelerin etkisinden de önemli derecede koruduğu anlaşılmıştır. Yapılan deneylerde, spermatogenez inhibisyona uğratılmış ve günde 8 gr. dozda uygulanan Arginin tedavisiyle spermatogenezin büyük ölçüde aktive edildiği görülmüştür.
Son yıllarda yapılan çalışmalar, bugüne değin sadece erkek infertilitesi tedavisinde kullanılan L-ARGININE’nin, ereksiyon problemlerinin giderilmesi ve Interstitial Cystitis tedavisi konusunda da faydalı olabileceğini göstermektedir.
Bilindiği üzere Arginin, vücutta Nitrik Oksit (NO) yapımına yol açmaktadır. Nitrik Oksit ise özellikle 1993 yılından bu yana önemi iyice kavranmış olan bir moleküldür. Ve çalışmalar, özellikle NO’in kalp-damar sisteminde damar açıcı görevi yapması nedeniyle kalp-damar hastalıklarının iyileştirilmesi, damar sertliğini gidererek kan akışını hızlandırması nedeni ile Impotence problemlerinin çözümüne yardımcı olması ve son olarak Interstitial Cystitis tedavisindeki rolü üzerine yoğunlaştırılmıştır. Bu konularda yapılan çalışmalar henüz tam anlamı ile yeterli olmamakla birlikte, uygulamalarda önemli ölçüde yararlı sonuçlar alındığı bildirilmektedir.Gelişmeler büyük bir ilgi ile izlenmektedir.
Sihirli molekül olarak kabul edilen Nitrik Oksit(NO)’in işlevlerini keşfeden bilim adamları, peş peşe tıp ödülleri almaktadır.

Molekülün;
* Kalp – Damar sistemine etkileri,
* Sinir Sistemine etkileri
* Tümör ve yabancı hücrelere etkileri,
* Özgül olmayan bağışık yanıt ve mikroplara karşı etkileri, bugün tüm dünyada konuşulup, tartışılmaktadır.
Arginine, nitrik oksit adı verilen kan dolaşımını, bağışıklık fonksiyonlarını, sinir hücrelerini, seksüel fonsiyonları düzenlemek gibi mükemmel etkilere sahip olan bir bileşiğin düzenini sağlar. Travma, yara tedavilerinde ve güçlü bir bağışıklık sistemi için Arginine’e ihtiyaç duyulur. Vücut kendi ihtiyacı olan Arginine’i üretemediği için Arginine, nitrik oksit adı verilen kan dolaşımını, bağışıklık fonksiyonlarını, sinir hücrelerini, seksüel fonsiyonları düzenlemek gibi mükemmel etkilere sahip olan bir bileşiğin düzenini sağlar. Travma, yara tedavilerinde ve güçlü bir bağışıklık sistemi için Arginine’e ihtiyaç duyulur. Vücut kendi ihtiyacı olan Arginine’i üretemediği İçin takviyesi gereklidir. Proteinin diğer yapı taşlarında olduğu gibi Arginine de vücuttaki kas ve yağsız dokuların gelişmesini sağlar. Vücut tarafından ornithine adı verilen diğer amino asite de çevrilebilir. Ornithine büyüme hormonu ve insülin benzeri büyüme faktörü gibi doğal anabolik hormonların salınımını düzenler. Yapılan araştırmaya göre her gün alınan 17 gr’lık bir Arginine ihtiva eden toniğin, yağsız kas dokusunu koruduğu ispatlanmıştır.
Arginine’in growth hormone (büyüme hormonu) düzeyini arttırdığı bilinmektedir. Arginine, günümüzde seksüel güçlendirici olarak da ün yapmıştır. Ornithine 80′li yıllarda Arginine’le birlikte güçlü bir growth hormone salgılayıcısı olarak kabul edilmektedir.
Lysine vücut tarafindan yağ asitlerinin enerji kaynağı olarak kullanılmak üzere kas hücrelerine taşınmasında anahtar rol oynayan Carnitine’in oluşturulmasında kullanılmaktadır.

Bağışıklık sistemi

Vücudumuzun savunma sisteminin ana bileşiklerinden olan doğal koruyucu hücreler, arginine takviyesi sayesinde aktivitelerini yükseltirler. Arginine, lysine ile birlikte alınırsa özellikle enfeksiyonlara karşı bağışıklık sisteminin gücünü arttırır.

Seksüel Rahatsızlıklar
Nitric oxide bir erkeğin ereksiyon sağlamasına ve bunu devam ettirmesine yardımcı olan bir maddedir. Günde 2.8 gr arginine alımının ereksiyon sorunun tedavisine yardımcı olan bileşiğin yeterli miktarda üretilmesini sağlamaktadır. Uygun dozda alındığında arginine, sperm miktarını ve sperm aktivitesini de arttırır.

ARGİNİNE adlı konuya yorum yapmak ister misin? Etiketler

*

*

Yorum yapmak ister misin?

Acilservis.pro - Hakaret, imla kurallarına uymayan ve konu ile alakasız yorumlar kesinlikle onaylanmayacaktır.